14 Mayıs 2012 Pazartesi

yaşadıklarımdan öğrendiğim bişiyler oluyo benim de tabi

mevsimin ilk sivrisineğini az evvel öldürdüm. ama böyle bi kötü hissettim. yoğ yoğ abidin, hayvanseverlikten diil. Yani terliğimle yapıştırdığım aşağılık kan emiciyi, peçeteyle kazırken zeminden, insanlığımdan soğudum bi. düşünsene insan nesli tükense bile ekolojik sisteme bişiy olmuyor, düzelir bile hatta. ama sivrilerin nesli bi tükenirse sistem sıçtı. bildiğin doğanın dengesi sarsılıyo. bi de neymiş efenim insan en gelişmiş canlıymış da düşünen hayvanmış da. bunu da diyen bi insan neticede. sırf bu yüzden bile, güvenilirliği tartışmaya açık. hem ben hiç "bu insanlara da çok imreniyorum vay argadaş ya, adamlar en gelişmiş canlı, besin zincirinin en üstündeler. on numara valla" diyen bi sivri, bi kurbağa ne biliyim herhangi bi memeli görmedim duymadım. ama şimdi haksızlık etmeyim. dilimizi bilmiyolar o yüzden de diyemiyo olabilirler yani. diyelim ki dediler, bayağı da arkasındalar mevzunun. yine de gelişmişlik, besin zinciri filan karışık mevzular. misal ormanda bi ayıyla karşı karşıya geldiğim zaman zincirin en üst halkası bence ayıdır. keza jaws, orca... Off çok değişken hayat. Sabit değerler yok aslında, hiç. bağlanmamak lazım fikre, kişiye, hayale...

Diyelim bi ayıyla burun buruna geldim.  "aa kış gelmiş. siz iyisi mi beni yemeyip yanımda yatın, daha lezzetli oluyorum ben baharda" diye bi şansımı denesem böyle saygılı saygılı. beni dinleyeceğini sanmıyorum.  Ayılar da  tıpkı sivriler, kurbağalar ve katil balinalar gibi dilimizi bilmiyorlar.  Demek ki abidin, lisan bilmek çok önemli!

ama bir sivriyle karşı karşıya geldiğim zaman bebeğim, allahtan dilimizi bilmiyorlar diyorum. Benimle konuşan bir sivri, akıl sağlığım için pek hoş olmazdı.  Yanisi abidin, herkesle aynı lisanı konuşmak zorunda diiliz. Gerek de yok. Yaaa işte böyle. Neemiş neemiş. Allah kimseye taşıyamayacağı yükü vermezmiş, aminmiş.