7 Mayıs 2012 Pazartesi

tutuşsun gün, yansın geceler... zamanımız dar

işte şimdi senden bahsediyorum.

sanki böyle çok yüksek bi dağın zirvesinden bırakmışım kendimi. aşağısı mavi yeşil deniz. kabuslarım hep boğulmak üzerine ve ben berbat bir yüzücüyüm. ama sanki böyle çok yüksek bir dağın zirvesinden bırakmışım da kendimi. sırtımdaki bıçak yaraları, kanatlarım çıksın diyeymiş. seni sevmek böyle birşey. süzülüyorum, uçuşuyorum. bir zaman sonra çakılıp yere kan içinde olucam, biliyorum...  

çok korkuyorum senden. çok. hırçınlığım bundan. "biz" diye bişiy olmalı hayatta, buna inanıyorum. masalın sonu umurumda diil, birlikte görücez. diyor ya cemal süreya "seninle mutlu olmak kolay iş, mutsuzluğa da var mısın benimle?" Öyle. çünkü zaten gözlerine bakmak, kutsal kitapları yeniden yazmak, cenneti anlatmak gibi. kolay seninle mutlu olmak, varlığın tek başına mutluluk sebebi... mutsuzluğa da varım ben seninle. kızdırmazsan hatta, varım herşeye:)

bazı şarkılar yalnızca sana söylenmiş gibi, bu da onlardan biri;

http://www.youtube.com/watch?v=o9EaKY8lBFw