22 Aralık 2012 Cumartesi

ee kıyamet de kopmadı asıl bundan sonra napıcaz abidin?

bazı sorular boğazıma yapışan bir el gibidir. genellikle benim sorduğum... cevapsızlar. "cevapsızlar" demek de ne tuhaf... öksüzler demek gibi, köksüzler demek gibi. bazı sıfatlar pek manidar...

benim gibi bir kadın elbette rüyasında birden bastıran sular görür. başka türlü olması ne mümkün. taşan nehirler, fırtınalı denizler... ne umuyordun ki? ve hep köpekler ve hep at üstünde o sürmeli gözleriyle ali. bir de dokuma tezgahındaki şu halı... rüyamda atom parçalamıyorum, hiçbir rüyaya hayır diyemem lakin... bence burada sözümü balla kesmelisiniz. dilimi ehlileştirme, çok konuşmama perhizindeyim. anlayışınız için sağolunuz.

üç perdelik herhangi bir oyunun sonunda barut kokusu duymuyorsam, bana herşey sahte geliyor. yalan. inandırıcılıktan yoksun. benim inançla ilgili sorunlarım olabilir. aldılar inanma kabiliyetimi elimden.

bir kadın başka bir kadın hakkında "o kadar entelektüel ki, kuran bile yazabilir" demiş... ben sevmem mevzubahis yazar şahsiyeti. ama benim onun kalemini sevmemem, onu kötü bir kalem yapmaz. zaten o da kendinden çok memnun. cümle içindeki tek çürük yumurta benim.

yazanlar yazdıkları her satırı, her kelimeyi seviyorlar, ne güzel. benim çöp kutularım kelimelerle dolu...

benim kalemimi allah çarpmış.

http://www.youtube.com/watch?v=FeTwoGxP6fo